HAVACILIK ŞİİRLERİ

NATLAR  




 Hava Şehitleri

Kartal bile uçmadı göklerde böyle hızla,
Buludan geçtiniz, yıldızları aştınız.
Kurtardınız bu yurdu çelik kanadınızla,
Dar görerek yerleri göklerde savaştınız.

Ay yıldızın her zaman dolaşırken göklerde,
Size durmak düşmezdi kanat varken bu yerde.
Bir ejderdi gökler ki aşılmaz yedi katlı,
Onu bile geçtiniz kuşlar gibi kanatlı...

Fakat bazen düştünüz, kırıldı kanadınız,
Tarihlere yazılı unutulmaz adınız.
Bu yurt için yükselip, bu yurt için öldünüz.
Siz toprağa düşmeden kalplere gömüldünüz.

İ. Hakkı SUNAT

Hava Şehitlerine

Yurt nöbeti göklerdedir,
Göğe sınır çizilmesin.
Kartallara durak olmaz,
Bir kez yola dizilmesin.

Yeni çağın gerçeği bu :
Göktekiler korur yurdu. 
Yiğit yazar ordu ordu,
Paraşütler çözülmesin.

Gök de artık bir vatandır.
Yurt uğruna konan candır,
Havacıya adı şandır,
Başka destan yazılmasın.

Filo filo kutsal, iri,
Bazen uçar, dönmez geri.
Gök kubbedir türbeler,
Yere mezar kazılmasın.

Hüseyin KALABA

Hava Şehitlerine

Dün nasıl vücudumuz,
Uçuyorsa göklerde.
Bugün de ruhlarımız,
Yaşıyor aynı yerde.

Toroslar’ı ilk aşan
Göklerden sizlerdiniz.
Ülkü peşinde koşan,
Kahraman erlerdiniz.

Rahatça uyuyunuz,
Sizleri unutmadık.
Sesimizi duyunuz,
Sizleri unutmadık.

Göklerde tunç kanatlar,
Yurda kanat geriyor.
Ay yıldızlı bayrağım,
Bulutları deliyor.

Ali SAĞTÜRK

Hava Yolcusuna

Emelin ölçüsüz, cesaretin çok,
Sanki boşluklara atılmış bir ok,
Yolunda dağların karanlığı yok,
Bulutlar başının üstünde değil.

Motor gürültüsü olalı şarkın,
Ne can düşüncesi, ne evin barkın.
Bayağı kartaldan odur ki farkın,
Yuvan dağ başının üstünde değil.

Bir bıçak sırtıdır ölümle aran,
Toprağa düşmeden dağıl, parçalan.
O ki, her ölünün ardında kalan
Bir mezar taşının üstünde değil.

Kemalettin KAMU

Havacılar Marşı

Türk anası rüzgarla,
At üstünde barışmış.
Onunla havalanıp
Bulutlara karışmış.

Denizde gemileri,
Nice kasırga yenmiş.
Yeryüzünün en ünlü,
Denizcisi Türklermiş.

Kuş gibi kanat gerdik,
Biz de şimdi göklere.
Ovalar meydan oldu,
Nehirler birer dere.

Bu yalçın sınırıma,
Kartallar imreniyor.
Türk oğlu havada da,
Eşsiz kaldı deniyor.

Rakım ÇALAPALA

Havacıya

Açıl maviliğin sonsuz katına
Ey havacı bize el, göz, kanat ol!
Kurulup sonsuzun saltanatına,
Ey havacı bize el, göz, kanat ol!

Sen yüksel içime sonsuzluk dolsun
Sen yüksel uçuşun, mutluluk olsun
Sen ki ötelere uzanan kolsun,
Ey havacı bize, el göz, kanat ol!

Dağlar öbek öbek sıralanırken
Bulutlar, çözülüp aralanırken
Gün sanki dünyaya küstü sanırken,
Ey havacı bize el, göz, kanat ol!

Bir kuş gibi kanat kanat coşup gel
Ovalardan, yaylayardan aşıp gel!
Irmaklardan denizlere koşup gel!
Ey havacı bize el, göz, kanat ol!

Ümitler doğuran gökyüzü senle
Bir coşku taşıyor yere, gölgenle
Göklerden en güzel besteyi dinle;
Ey havacı bize el, göz, kanat ol!

Rıfkı Kaymaz
 
Türk Hava Şehitlerinin Sesi (15 Mayıs)

Bir zamanlar bizler de,semalarda uçardık,
Korku nedir bilmezdik,sanki birer kartaldık;
Girmişse bedenimiz,bu aziz topraklara
Ruhlarımız uçuyor,en yücelerde artık.

Düşmana tutsak olmak,her tür ölümden beter,
Bu yolda şehit olmak,en mukaddes bir zafer;
Ruhlarımız,cennette huzurla dolaşıyor
Bizleri kucaklıyor; O mübarek Peygamber.

''Gelecek göklerdedir'' dedi,yüce Atatürk,
Türk'e O yol gösterdi,bu yönde de en büyük;
Layık olmak şeref,şan; O'nun ilkelerine
Bu inançla şahlandık,bu imanla gömüldük.

Biz bu kutsal görevi,seve seve üstlendik,
Bu sevgiyle yılmadan,nice zorluğu yendik;
Kahramanca ödedik,vatana borcumuzu
Bu duyguyla mutlandık,bu duyguyla dinlendik.

Ne olur,arkamızdan göz yaşları dökmeyin,
Ağlayıp sızlayarak,ruhumuz incitmeyin;
Bize içten duanız,sevgi,saygınız yeter
''Allah'ın takdiri bu,vatan sağ olsun'' deyin..
 
Naim Yalnız

NE GÜZELDİ

.

Ne güzeldi kanat takıp uçmak,
Gökyüzünün sonsuz maviliğinde...
Kimi zaman martıların arasında,
Atlas okyanusu'nun ortasında,
Bir balıkçı gemisinin ardında...
Kimi zaman leyleklerle beraber,
Nil nehrinin serin sularında dalga geçerdim timsahlarla.
Salyalar akarak kocaman açılmış ağızlarından
Tam saldıracakları anda, Kanatlarımı açardım iki yana,
Ben timsahlardan beş-on feet yukarda.
Sinirden kuyruklarını vururlardı suya,
Ben oyun oynardım, Sağa sola uçuşan damlalarla...
Bir kaç yarasa dostum vardı.
Yarasaları sevmez insanlar. Uçan fare derler !
Oysa esas fare kendi içlerinde.
Yarasalardan öğrendim
Amazon ormanlarının derinliklerinde gece uçmayı...
Ve uçarken şarkı söylemeyi serçelerden,
Yön bulmayı güvercinlerden...
Hiç kayak yaptınız mı bulutların üstünde ?
Bilir misiniz, kargaların ne kadar bağlı olduğunu ailesine...
Ne güzeldi kanat takıp uçmak,
Gökyüzünün sonsuz maviliğinde,
Bulutların üstünde kuşlar gibi özgürce...!

Kemali Bülent EDALI

Gün gün büyür yürekte havacılık ülküsü
Yıldızlarla söylenir sonsuzluğun türküsü 
Yükseklerden el edip, dağlara ovalara
Kıvrılan derelere, dağlara, yuvalara.
 
Ötele doğru yürü, istikbale kapı aç
Ey havacı hepimiz, yeryüzü sana muhtaç.
 
Tut bizi elimizden, bulutlarla kardeş et!
Yüreğimiz; güneşe, yıldıza, aya hasret.
 
Yüksel yüksel havacı, tüm gözler sana baksın
Sen mavi gökyüzünde , dalgalanan bayraksın.
 
Havacılık bir tutku, gönüllere can veren
Kararan dünyalara, umut umut kan veren.
 
Planörle, uçakla uç süzüle süzüle
Paraşütle iniş yap yukardan yeryüzüne.
 
Kanat kanat yükselmek maviliğin katına
Ve kurulmak orada, hayat saltanatına.
 
Havacılık aşkını taşımak, onla dolmak
Ne büyük mutluluktur sonsuzla yoldaş olmak.
 
Rıfkı KAYMAZ

 
* * * * * BAYRAK İNMEZ * * * * *
 

 
 

Model Uçak Kurslarımız Perşembe-Cuma günleri saat: 14:00-16:00 arası Başlıyor.

 
 
Şiirlerimi okumak için tıklayın.
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol